Konu: Vergiye Uyumlu Mükellefe Vergi İndirimi Sağlayan Düzenlemeye İlişkin Tebliğ Yayımlandı
6824 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga mükerrer 121 inci maddesi “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” başlığıyla yeniden düzenlenmiştir. Yapılan düzenlemeyle, vergiye uyumlu mükelleflerinden belirlenen şartları taşıyanlara yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’ini, ödemeleri gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirebilmelerine imkan sağlanmıştır.
23 Aralık 2017 tarihli ve 30279 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 301 No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile vergiye uyumlu mükelleflere uygulanacak olan % 5 vergi indirimine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.
1) Vergi indiriminden aşağıdaki kişi ve kurumlar faydalanabilecektir
Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeni ile gelir vergisi mükellefi olanlar ile,
Kurumlar vergisi mükellefleri (Finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler sigorta ve reasürans şirketleri, emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç)
2) Vergi indiriminden yararlanma şartları
a) İndirimden yararlanılabilmesi için mükelleflerin, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu beyannamenin ait olduğu yıldan önceki son iki yıla ilişkin olarak (son 3 yıl vergi beyannamelerinin (gelir vergisi, kurumlar vergisi, KDV, muhtasar, ÖTV v.d. tüm beyannameler) Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken gelir veya kurumlar vergisi, katma değer vergisi, muhtasar gibi tüm vergi beyannamelerini kanuni süresi içerisinde vermiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerini de kanuni süresi içerisinde ödemiş olmaları gerekmektedir.
Emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi gibi vergiler bu kapsama girmemektedir.
Mükelleflerin kanuni süresi içinde verdikleri beyannamelere ilişkin olarak sonrasında düzeltme beyannamesi vermeleri veya pişmanlıkla beyanname vermeleri halinde bu şart ihlal edilmiş sayılmayacak ancak, bu beyannameler üzerinden tahakkuk eden verginin de süresi içinde ödenmiş olması gerekecektir.
b) Mükelleflerin vergi indiriminden yararlanabilmeleri için, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması gerektiği, söz konusu dönemler için haklarında ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunan mükelleflerin, tarhiyatın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın, indirimden yararlanamayacağı açıklanmıştır.
Tebliğ açıklamasında tarhiyatın, hangi yılın hesapları ile ilgili olduğuna değil, fiilen yapıldığı yıla dikkat çekilmektedir. Diğer bir ifadeyle yapılan açıklamadan, yapılacak tarhiyatın; sadece ait olduğu yıl ile önceki iki yıla ilişkin değil, bu süre zarfında geçmiş dönemlere ilişkin beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Örneğin, kurumlar vergisine tabi bir şirket adına; 2017 yılında, Eylül 2013 vergilendirme dönemi için katma değer vergisi yönünden vergi inceleme raporu düzenlenmiş ve 100.000 TL ikmalen KDV tarhiyatı yapılmıştır. Böyle bir durumda söz konusu firma 2018 yılında verilecek 2017 hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamesinde vergi indiriminden yararlanmayacaktır. Konunun yargıya taşınması sonucunda oluşabilecek durumlara ise aşağıda değinilmiştir.
c) Mükelleflerin, vergi indiriminden yararlanabilmeleri için, indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dahil) 1.000.- TL’nin üzerinde vadesi geçmiş borçlarının bulunmaması gerekmektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus, söz konusu 1.000.- TL’lik borcun hesabında Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken vergi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergi asılları ile vergi cezalarının (vergi ziyaı cezası, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları) toplamının dikkate alınmasıdır. Söz konusu 1.000.- TL’lik borcun hangi döneme ait olduğunun önemi bulunmamaktadır.
Örneğin, vadesi geçmiş motorlu taşıtlar vergisi borcu dikkate alınmazken, 1000 TL’nin üzerinde özel usulsüzlük cezası borcu dikkate alınmaktadır.
d) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki 4 takvim yılında VUK kapsamında kaçakçılık suç ve cezalarını işlememiş olması gerekmektedir.
3) İndirim için gerekli şartları taşıyan mükellefler, yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesapladıkları gelir ve kurumlar vergisi tutarının %5’i oranında hesaplayacakları indirim tutarını (1.000.000 TL’sını aşmamak üzere) ödenmesi gereken vergilerinden mahsup edecektir.
4) Vergi indiriminin ödenmesi gereken vergiden fazla olması halinde, fazla olan kısım yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen 1 tam yıl içinde tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilecektir. Bu süre içinde mahsup edilmeyen tutarlar ise red ve iade edilmeyecek, diğer bir ifade ile mahsup edilemeyecektir.
5) Ticari, zirai veya mesleki kazancın diğer gelir unsurlarıyla birlikte beyan edilmesi durumunda mükelleflerin yararlanabileceği vergi indirimi tutarı, ticari, zirai veya mesleki kazancı nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilecektir.
6) Öngörülen şartları taşımadığı sonradan tespit edilen mükelleflerden, %5 indirim uygulamasından faydalanmaları nedeni ile ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın geri alınacaktır.
7) Son 3 yıllık döneme ait herhangi bir vergiye ilişkin beyanın gerçek durumu yansıtmadığı, indirimden sonra tespit edildiğinde ve bu nedenle yapılan tahriyatlar kesinleştiğinde %5 indirim uygulamasından faydalanmaları nedeni ile ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın geri alınacaktır
Bilginize Sunarız.
Saygılarımızla